Postmodern kovboyluk!


Hollywood filmlerindekine benzer bir sahneyle karşı karşıya olduğumuzu zannetmiyorum.
Nereden bakılırsa bakılsın, Murat Karayılan, Cemil Bayık ve Duran Kalkan’ın başına ödül konduğunun Ankara’da açıklanması, ciddi bir gelişmedir.
ABD silahlı bir devlettir.
Kovboy ismini çağrıştıran ilk ülke de Amerika’dır.

Bu Amerika’ya istediği yerde liste yapıp, adam başına ödül koyma hakkı mı veriyor?
Öyle olduğu aşikar!
Haberi okurken, bu poz postmodern kovboyluğa uyar dedim.
Kararı veren organ, Amerikan Dışişleri Bakanlığı.
Açıklamayı yapan, Ankara’yı ziyaret eden Bakanlık temsilcisi Matthew Palmer.
Pentagon hala konuşmadı.
Pentagon tarafından hava sahası kontrol edilen Güney Kürdistan’da, Karayılan, Bayık ve Kalkan gibi uluslararası tanınmış şahsiyetlerin yerini tesbit etmede başarılı olacak yapıların ilklerinden biri de Pentagon oluyor.

Eğer bir kaçırma ve suikast veya benzeri bir eylem söz konusu olsaydı, bunun için ödül koyma açıklaması yapmak ABD usuna uygun olur muydu?
Biliniyor: kovboylar, ani hareket eder ve başına ödül konan kişiyi bertaraf ederek, ödül verecek şeriflere teslim ederler…

Burada, başka bir sahneyle karşı karşıyayız.
Tarihi bir dönemeçte, dikkatli seçilmiş bir senaryo.
Spiegel Online’nin haberle ilgili yorumu şu:
Karayılan, Bayık ve Kalkan’ın başına ödül koymakla, Amerikan Hükümeti, Kürt savaşçıları DAİŞ’e karşı tamamen zafer kazanıncaya kadar, Türkiye’yi PYD’ye karşı hareketsiz kılmak istiyor.
Türkiye bu senaryoyu, Spiegel Online’nin tersine okudu ve asıl amacın Fırat’ın doğusunda kalıcı bir Kürt yapılanması olduğunu belirterek, bunun Ankara için alarm derecesinde bir tehlike olduğunun altını çizdi.

ABD’nin yıllardan beri Kürt savaşçılarını İran’a yapacağı muhtemel askeri bir müdahalenin öncü kolu olarak harekete geçirme çabasını buraya not etmek istiyorum.
İran’ın Gerilla mevzilerini hedef alarak, savaşçıları provokasyona getirme planı bir türlü başarılı olmadı; bu da başka önemli detaylardan biri.
Asıl önemli olan, aynı zamanda Rojava’da güçlü olan PKK.

Kürtler siyaset yapmayı biliyorlar mı?
ABD bu soruya cevap vermek istemeyecek güçlerin başında geliyor.
ABD’nin ödül koymayla ilgili açıklamasının pratik bir karşılığı olacak mı?
Bu sorunun cevabı, ABD’nin almak istediğine elde edip etmediğine bağlı olacak.
Arka planda diplomatik pazarlıklar olduğu kesin.
Ödül konması, sistem teorisine göre, tablodaki güçlerin duruşunda değişiklik yaratmak içindir.
Burada öne çıkan sorular şunlar:

Ödül açıklamasıyla birlikte, ABD Türkiye’nin duruşunda hangi değişikliği öngörüyor?
ABD, PKK’den ne talep ediyor?
Ve, Kürt Hareketi ABD’den ne talep ediyor?
İdeolojik değil, reel politika ve duruşla ilgili bu sorulara cevap da pratiğe yansıyacak ve sonuçlarını birlikte göreceğiz.

Yorumlar