Demirtaş’tan hakime: Evim daire, saray değil


Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan HDP önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın 2015 yılında dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’na “hakaret ettiği” gerekçesiyle yargılandığı davanın duruşması İstanbul 47’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmayı HDP milletvekilleri Mahmut Toğrul, Ali Kenanoğlu ve Dılşad Canbaz, HDP il ve ilçe yöneticileri ile çok sayıda yurttaş izledi. Duruşma salonunun küçük olmasından kaynaklı çok sayıda kişi salona giremedi. Çok sayıda Özgürlükçü Hukukçular Platformu (ÖHP) üyesi avukatın hazır bulunduğu duruşmaya Demirtaş, SEGBİS ile katıldı.
Hakim ile avukatlar arasında tartışma
Duruşma avukat ve mahkeme hakimi Bekir Nabi Çelen arasında yaşanan tartışma ile başladı. Duruşmaya katılanların çok fazla olması ve salonda yer kalmaması üzerine mahkeme hakimi Çelen, bazı izleyicilerin dışarı çıkmasını, milletvekillerinin de arka sıraya geçmesini istedi. Avukatların duruma itiraz etmesi üzerine Çelen, “3 avukat için yer var. Sanık avukatlarının yerinde oturmayın. Duruşma düzeni size mi ait” diyerek, sesini yükseltti.
HDP Milletvekili Mahmut Toğrul, milletvekili olduğunu ve arka tarafta yer olmadığını dile getirdi. Mahkeme Hakimi Çelen’in “Milletvekili olabilirsiniz ama arkaya geçeceksiniz” demesi üzerine Avukat Fırat Epözdemir, “Burada bir AKP’li vekil olsaydı bunu yapamazdınız. Sizi bir gün sonra buradan gönderirlerdi” diyerek tepki gösterdi. Hakim Çelen, “Yapardım, yapardım, yapardım” dedi.
Kararı duruşmadan önce açıkladı
Mahkeme hakimi, duruşma başlamadan dosyada görevsizlik kararı vereceğini söyledi. SEGBİS ile duruşmaya katılan Demirtaş’ın kimlik tespiti yapıldı. Demirtaş’ın adresi için “bilmiyorum” demesi üzerine katip Necla Özdemir, “Adresiniz TBMM Çankaya” demesi üzerine Demirtaş, “eski adresim” diye yanıt verdi.
Demirtaş: Evet daire, saray değil
Mahkeme Hakimi Çelen’in Demirtaş’a vekil olduğunu söylemesi üzerine Demirtaş, “Eskidendi. Şimdi vekil değilim” diye yanıt verdi. Demirtaş’ın adresinin tutanağa yazıldığı sırada, mahkeme hakimi Çelen’in “daire mi?” diye sorması üzerine Demirtaş, “Evet, daire. Saray değil” dedi.
Güven’e selam
Ardından Demirtaş, usule dair söz istedi. Demirtaş, SEGBİS ile savunmanın alınmasının adil yargılama hakkını ihlal ettiğini dile getirdi. Demirtaş, usule ilişkin söz almak için SEGBİS’e katıldığını söyledi. Demirtaş, Diyarbakır Cezaevi’nde tutuklu bulunan ve İmralı tecridini protesto etmek amacıyla süresiz dönüşümsüz açlık grevi eylemi başlatan DTK Eşbaşkanı ve HDP Milletvekili Leyla Güven’i selamlayarak, kendisi ile dayanışma içerisinde olduklarını söyledi. Demirtaş, “Benim ve arkadaşlarımın yargılandığı davalarda, Yargıtay da dahil, verilen tüm kararlarda siyasi saikle karar verildi ve hukuk dışılık yaşandı” diye konuştu.
Hakimin duruşmadan çekilmesi istendi
Ardından söz alan Demirtaş’ın avukatlarından Ercan Kanar, önceki duruşmada, mahkeme hakimine yönelik reddi hakim talebinde bulunduklarını, Hakim Çelen’in 24 Kasım 2017 tarihindeki duruşmada “Bu davanın yargılamasını yapmak istemiyorum” sözlerine atıfta bulunarak, hakimin duruşmadan çekilmesini istedi.
Demirtaş: Sizin evinizdeki salon değil orası
Bu sırada, yaşanan elektrik kesintisinden kaynaklı SEGBİS sistemi kapandı. Bir süre sonra tekrardan SEGBİS çalıştı. Mahkeme katibi Necla Özdemir’in bir izleyiciye “dışarı çık” demesi üzerine Demirtaş, “Sizin önünüzdeki hanımefendi hangi hakla kişiyi duruşmadan çıkarabiliyor. Üç kişiyi duruşmadan atmakla tehdit ediyor. Siz varken katibiniz mi karar veriyor, duruşmayı yönetiyor? Sizin evinizdeki salonda yapılmıyor bu duruşma hanımefendi” sözleri ile tepki gösterdi.
Demirtaş’ın sözleri ardından duruşma salonundan ve dışardan “Selo başkan”, “Siyasi tutsaklar onurumuzdur” sloganları yükselmeye başladı. Sloganlar üzerine Hakim Çelen, “Siz istiyorsunuz buraya polis, güvenlik girsin. Mağduriyet yaşansın” sözleri ile izleyicileri tehdit etti.
Dosya ilgili mahkemeye gönderildi
Bir süre sonra mahkeme hakimi Çelen, izleyicileri duruşma salonundan çıkararak, karar verdi. Hakim Çelen verdiği kararında, Demirtaş’ın dava konusu sözlerinin haber ajanslarından alındığını, bundan kaynaklı da davaya bakma görevinin basın suçlarına bakan İstanbul 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde olduğuna karar verdi. Mahkeme hakimi, dosyayı ilgili mahkemeye gönderdi.

Yorumlar