Komünist Pepe’ye son veda



Filipinli bir komünist; Jose Pepe Luneta… 74 yıllık yaşamı emek-hak mücadelesiyle dolu. Filipin’den Almanya’ya uzanan sürgün hikayesinde kendini o kadar çoğalttı ki; anma töreninde Filipinli, Kürt, Alman, Afrikalı, Türk ve İranlı sevenleri vardı…

MURAT MANG/BİELEFELD
 
Kürtler ve devrimci halklar bir dostunu kaybetti. Kürtlerin dostu ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ı her fırsatta hayranlıkla dile getiren Pepe adıyla tanınan Filipinli komünist devrimci Jose Pepe Luneta(74), 1 Mayıs’ta kaldığı Bielefeld Dietrich-Bonhoeffer-Haus’da yaşamını yitirmişti. Filipinli Pepe için Bielefeld Uluslararası Barış Evi’nde (IBZ) arkadaşları ve dostları 21 Mayıs’ta bir tören düzenledi.

‘İki halk arasında ortak çok yan var’
Kobanê ve ‘Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan’a Özgürlük’ çadırlarının açıldığı günlerde Kürtleri yalnız bırakmayan Filipinli Komünist Pepe için düzenlenen törene katılan yakın arkadaşlarından Luis Jalandoni, Pepe’yi ve Kürtlere olan sevdasını şöyle anlatıyordu: “Kürt ve Filipin halklarının başarısını çok isterdi. ‘İki halk arasında ortak çok yan var’ derdi. Uzun soluklu Kürt mücadelesine hayranlığını hep dile getirdi. İki halkın mücadelesini birleştirmek onun en büyük hayaliydi.”


 

Filipinler’de 76 kez tutuklandı
Hollanda ve Almanya’nın çeşitli kentlerinden Bielefeld’e gelen Filipinli, Alman, Kürt, Türk, Afrika ve İranlı halklardan Pepe’nin dostları, yapılan törende Pepe’yi anlattı. IBZ’de saat 14.00’te başlayan törende Pepe’nin devrimci arkadaşlarının yaptığı konuşmalar salondaki sevenlerini gözyaşlarına boğdu.
Pepe’nin vasiyeti üzerine yakılarak külleri Filipinler’e götürülecek. Filipinler Komünist Parti’nin kurucusu ve aktif çalışanı olarak 76 kez gözaltına alınıp, tutuklanması ardından 1994 yılında politik sığınmacı olarak Almanya’ya gelen Pepe, geldiği günden itibaren politik çalışmalarını Karawane adlı kurumda yürüttü. Ölmeden bir yıl öncesine kadar iltica kamplarını gezen, eylemlere, seminerlere, toplantılara katılan Pepe, Kürt ve Filipin halkları arasında adeta bir özgürlük köprüsü oldu. Pepe, Bielefeld’de Kürtler ve diğer halklarca sevilen bir devrimciydi.


 

‘Kürt halkını çok severdi’
Filipinli Pepe’yi tanıyan Türkiyeli dostlarından Hikmet İnaç “Onu tanıdığım süre içinde kimseyi kırdığını, kötü söz söylediğini duymadım. Onunla Karawane süreçlerinde tanışmıştık. İyi bir Komünistti. Şeker hastasıydı. Devlet para vermediği için dostları sahip çıkıyordu. Kürt halkını çok severdi. Mücadelelerini desteklerdi” şeklinde anlatarak üzüntüsünü dile getiriyor.

‘Alman devleti oğlunun gelmesine izin vermedi’
Wuppertal kentinden gelen bir diğer dostu Eylem Çelik ise  gözleri dolu dolu Pepe hakkında şunları anlatıyor: “Kaldığı hücrenin penceresine şeker dökerek karıncaların gelmesini sağlıyor, bu şekilde yalnızlığını gideriyordu. Pepe’nin enternasyonalist yönü güçlüydü. Tüm dillerde yoldaş kelimesini öğrenmişti. Eylemlerin sonunda ‘hadi Kürt halayı’ diyerek herkesi halaya davet ederdi. Kürt dostlarını görünce ‘Bijî Kurdîstan’ sloganı atardı. Ölmek için adeta 1 Mayıs’ı bekledi. O gün de yaşamını yitirdi. Diyaliz makinesi ile yaşamayı reddetti. Ölmeden kısa süre önce doktorların başvurusuna rağmen ‘terörist’ olarak görüldüğü için Alman devleti oğlunun gelmesine izin vermedi. Sürekli geçici oturum verildi. Son mahkemesine Filipinlerden getirilen 4 şahit ile Pepe’nin ‘terörist’ olduğu kararı verilmesi sağlandı.”

‘Bu kadar insanı bir araya getirdi’
Bielefeld Ak Asyl temsilcilerinden Kathrin Dallwitz ise Pepe’yi yakın tanıyan çalışma arkadaşlarından biri olarak zorlanarak yaptığı konuşmada, “Pepe aramızda yok ama bu kadar insanı bir araya getirdi. Hep birlikte ona veda edeceğiz” dedi.

Yorumlar