Propaganda yasağını delme kurnazlığı... ELİF SONZAMANCI


 
esonzamanci@gmail.com | 26 Nisan 2018 Perşembe

ELİF SONZAMANCI

AKP’nin kirli politikalarının ortağı MHP lideri Devlet Bahçeli’nin önerisini (!) dikkate alan Cumhurbaşkanı Erdoğan erken seçim kararı aldı. Tarih olarak ise 24 Haziran tarihini belirledi. Oysa kısa bir süre önce, “Erken seçim filan yok. Bu tartışmaları artık gündemden çıkarın“ demişti. Elbette erken seçim kararına kimse şaşırmadı, nitekim gelişmelerin ağzımızı açık bırakma limitini giderek tüketiyoruz.
Erken seçim kararı sadece Türkiye’de değil aynı zamanda Avrupa’da da bir kriz konusu.
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi, seçimleri erteleme çağrısında bulundu, mevcut koşullarda düzenlenecek seçimlerin, Avrupa kriterlerine uygun olmayacağını belirtti. Baskın seçimin hangi koşullarda yapılacağı da zaten sır değil.
En çok seçmen oranına sahip Almanya’da da tartışmalar yaşanıyor. Zira referandum döneminde yaşanan gelişmeler hafızamızda hala taze. Sondan söyleyeceğimizi baştan söyleyelim: Referandum döneminde sıkı denetimle seçim çalışmaları yasaklanmış, bakanların ve Erdoğan’ın mitinglere katılmasına izin çıkmamıştı. Fakat referandumun hemen akabinde atmosfer tersine döndü, hatta Almanya Türkiye ilişkileri ivme kazandı. Sayısız anlaşmalara imza atıldı.
Geçtiğimiz günlerde Adalet Bakanı Maas Türkiye’yi kastederek yabancı siyasetçilerin Almanya’da seçim kampanyası yürütmesine kesinlikle izin verilmeyeceğini belirtti.
Maas, Türk hükümetinin Almanya’nın getirdiği seçim kampanyası yasağına uyacağını düşündüğünü belirtti ve “Almanya ile ilişkileri bir kez daha zorlaştırmanın Türkiye’de de hiç kimsenin çıkarına olmadığına eminim” diye ekledi. Fakat Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun Solingen saldırısının 25’inci yıldönümü dolayısıyla düzenlenecek törene katılması seçim etkinliği olarak değerlendirilmiyor. Çünkü Maas, “Ben Türkiye’deki seçim kampanyası ile bağlantılı olduğunu düşünmüyorum” yorumu ile dış ülke siyasetçilerine kapalı kapılara aralık bıraktı.
Referandum gerginliği nedeniyle yapılan düzenlemede yabancı siyasetçilerin Almanya’da seçim kampanyası yürütmesi yasaklandı. Dolayısıyla hiçbir siyasetçi seçim kampanyaları adı altındaki etkinliklere katılamıyor.
Fakat referandum dönemi ve sonrasında Almanya Türkiye ile çok sayıda anlaşmaya imza attı. İlişkileri iyileştirme adı altında görüşmeler sıklaştırıldı. Yani referandum döneminde olduğu gibi Erdoğan’ın Nazi benzetmeleri yerini sevgili dostum, arkadaşım gibi abartılı sevgi gösterilerine bıraktı, demliklerde çay ikram edildi. İşte bu atmosferin gölgesinde uygulanacak yasaklarla başlayacak seçim döneminde Almanya’nın nasıl bir politika belirleyeceği merak konusu. Öyleki Maas’ın bıraktığı açık kapıdan girme fırsatları şimdiden zorlanacaktır.
Alman kamuoyu Türkiye’de siyasi atmosferin geldiği son noktaya hakim. Eskiden olduğu gibi bunu tek tek anlatmaya gerek kalmıyor. Dolayısıyla seçimler yaklaştıkça huzursuzlukta artıyor. Zira AKP’nin örgütlenme merkezi olan Almanya’da seçim dönemi faaliyetleri siyasetçileri de kaygılandırıyor. Birçok eğilim özellikle AKP’li siyasetçilerin Almanya’ya gelip seçim çalışması yapmamasından yana. Alman hükümetinin, istisna yapmadan bu yasak kararına uyup uymayacağını seçim sürecinde gözlemleyeceğiz.
***
Bildiğiniz gibi geçtiğimiz hafta Köln’de Ren Nehri kenarında Hohenzoller Köprüsü’nün bulunduğu alana 1,5 metre uzunluğundaki Ermeni Soykırım anıtı dikilmişti. Anıt izin alınmadığı gerekçesiyle bir kaç gün sonra belediye ekiplerince kaldırıldı. Elbette izin konusundaki prosedürleri yerine getirmeme, akabinde olabilecekler hakkında tahmin yürütmeyi kolaylaştırıyor. Fakat duyarlı (!) Türk’ün şikayetinin belediyeyi baskı altına aldığı da yabana atılmayacak bir gerçek. Zira belediyeye edilen itirazın ret gerekçesinde, anıtın orada olma durumunda oluşabilecek gösterilere uygun bir yer olmadığının belirtilmesi eğilimin rengini de ele veriyor. Bir yıl önce Brück semtindeki Lehmbacher mezarlığına dikilen anıt için de benzer durumlar yaşanmıştı.
Ermeni Soykırımının Alman Parlamentosu’nda kabulünün ardından Türkiye ile ilişkilerin gerildiğini hatırlıyoruz, Türkiye’nin bu gibi durumlarda baskı mekanizmalarını aktive ettiğini de...
 
YENİ ÖZGÜR POLİTİKA


HABER | KÜLTÜR-SANAT | KADIN | TOPLUM-YAŞAM | DİZİ | FORUM | DÜNYA | KURDÎ | KIRMANCKÎ | YAZARLAR | POLİTİKART | İLETİŞİM | KUNYE | REKLAM
Telefon:+ 49 6102 367690    Fax: + 49 6102 367696     Bilgi:info@yeniozgurpolitika.org     Haber:haber@yeniozgurpolitika.org
© 2016 Yeni Özgür Politika. All rights reserved.

Yorumlar