HDP Eşbaşkanı Sezai Temelli, bir çözüm anayasası, toplumsal sözleşe
yapacaklarını, bunun için de yeni yaşamın savunucusu adayları ve böyle
bir programla yol alacaklarını söyledi.
YENİ ÖZGÜR POLİTİKA
28 Nisan 2018 Cumartesi | Haber
HDP Eşbaşkanı Sezai Temelli, 24 Haziran’ın demokrasiyi inşa etmek
için büyük bir fırsat olduğuna dikkat çekerek, “Baskıdan, yoksulluktan
hep birlikte, omuz omuza mücadele vererek kurtulacağız. AKP uçurumdan
aşağı gidecek” dedi.
HDP Eşbaşkanı Sezai Temelli, seçim çalışmalarını dün Mardin’de sürdürdü. Milletvekilleri Nimetullah Erdoğmuş, Ali Atalan, Erol Dora ile Kadın Meclisi ve PM üyelerinden oluşan bir heyetle Mardin’e gelen Temelli’yi halk konvoylarla karşıladı. Temelli, ardından Kızıltepe ilçesinde halkla buluştu.
“Türkiye çıkmaz bir yola girdi. Türkiye huzurunu, barışını kaybetmiştir. Şimdi umudu, barışı, demokrasiyi birlikte inşa edeceğiz. 24 Haziran büyük bir fırsattır” vurgusunda bulunan Temelli, şunları söyledi: “Ortak vatanımızda demokratik cumhuriyeti inşa etmek için 24 Nisan’da oyumuza, geleceğimize sahip çıkacağız. Bu savaş politikalarından, baskıdan, yoksulluktan hep birlikte, omuz omuza mücadele vererek kurtulacağız. Bundan şüpheniz olmasın. HDP gelir, umut gelir. Tüm baskılara rağmen, bakın HDP geldi. Herkes seçim çalışması yürütürken bizim konvoyumuz durduruluyor. Bizim eskortumuz TOMA, bizim eskortumuz zırhlı araçlar!”
İktidar bütün ülkeyi çürüttü
Kamu çalışanlarına seslenen Temelli, şöyle dedi: “Siz bu halka hizmet için varsınız, Saray’a hizmet için değil. İktidarlar değişir, hükümetler gider, ama aslolan bu ülkede halkların birlikte yaşaması ve onların bu hizmetten yararlanmasıdır. Bu ülkede var olan iktidar bütün ülkeyi çürütmüştür. Bu ülkenin uçurumdan aşağı sürüklenmesine dur dememiz lazım. Eğer uçurumdan aşağı bir şey gidecekse, bu iktidar gitsin. 24 Haziran bunun zamanıdır.”
Temelli, Mardin halkının sorunlarına da değinerek, “Koca Mardin halkı DEDAŞ’a tutsak olmuş. Elektrik kısıntıları işçiye, emekçiye zulüm. Bunu engellemenin yolu bu iktidardan kurtulmaktır” dedi. Hükümetin müteahhitlerin vergi borcunu sildiğini ama emeklinin, çiftçinin hakkı olan parayı elektrik şirketlerinin hesabına geçirdiğini söyleyen Temelli, “Bunların derdi kendi ampulleri yansın, damatları, evlatları, yandaş müteahhitleri zengin olsun, halkın huzuru refahı değil” diye ekledi.
En büyük işsizlik Kürdistan’da
En büyük işsizlik oranının Kürt illerinde olduğuna vurgu yapan Temelli, “Bunu dediğimizde Meclis’te diyorlar ki, Kürt illeri diyemezsiniz. Ne demek? Bu iller Kürt illeri. Kürt illerinin Kürt vekilleri bu ülkenin kadim halklarının sorunu için canla başla çalışacak ama nerede çalışacak AKP’de mi? Onlar AKP’de çalışacak olsa AKP’li Kürt milletvekilleri çıkar Meclis’te derdi ki, ‘ben de Kürt illerinin vekiliyim, sen böyle diyemezsin.’ Ama dediler mi, hayır” diye belirtti.
Kürt sorunu çözülmeden demokrasi sorununun çözülemeyeceğini kaydeden Temelli, “Bu ülkede bu sorunu hep birlikte çözeceğiz. Kürt vekillerle, Türk vekillerle, Süryani vekillerle, Arap vekillerle, emekçilerle, doktorlarla, öğretmenlerle çözeceğiz. Herkes bir araya gelecek” dedi.
Adayımız ve programımızla yol açacağız
Temelli, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Biz tüm kurum ve yönetimimizle bir çözüm anayasası, bir toplumsal sözleşme yapacağız. Bunu gerçekleştirecek olan da HDP’nin adayıdır. Bizim adayımız Türkiye’nin adayıdır. Bizim adayımız yeni yaşamın savunucusudur. Bizim adayımız bu ülkenin türkülerini söyleyendir, bu ülkenin önünü açandır. Böyle bir programla yol alacağız. Faşist bir anlayış değil, tek adam rejimi değil, halkı sömüren, doğayı talan eden değil, halkla birlikte çözüm üreten bir adayla seçimlere gireceğiz, ilk turda da ikinci turda da biz başaracağız.
Parlamento’ya 7 Haziran’dan çok daha güçlü bir şekilde gireceğiz. Biz yerelin sesini, siyasetini Parlamento’ya taşıyacağız. Tüm halklarımızın ortak sorunlarını birlikte çözüme ulaştıracağız. Kürt sorunu çözülmeden demokrasi gelmez. Bunu herkes hesaba katmalıdır. Bizi hesaba katmayanların gideceği yer olsa olsa Yenikapı’dır. Biz Mardin’deyiz, Şırnak’tayız, Urfa’dayız, her yerdeyiz. Bu ülkenin çözümü buralardan geçiyor.
Şifre 7/24’tür, 7 gün 24 saat çalışacağız. Kapı kapı ev ev dolaşacağız, herkese bu şifreyi anlatacağız. Biz yürüdükçe demokrasinin, barışın yolu açılır. Unutmayın, dönen dönsün yolundan, biz dönmeyiz.”
MARDİN
Oy isteyene Xanî’nin büstünü gösterin
Doğubayazıt ilçesinde halkla bir araya gelen HDP Eşbaşkanı Pervin Buldan, “AKP’nin Kürtlerden oy istemeye yüzü yok. Sizlerden oy istemeye gelenlere Ehmedê Xanî’nin yıkılan büstünü gösterin” dedi.
HDP, seçim etkinlikleri kapsamında Serhat illerine düzenlediği halk buluşmalarının ikincisini Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinde gerçekleştirdi. HDP Eşbaşkanı Pervin Buldan, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk, Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir, HDP PM üyelerinin bulunduğu heyet, parti binası önünde binlerce kişi tarafından karşılandı.
Buluşmada konuşan Eşbaşkan Buldan, Doğubayazıt’ın en zor dönemlerde iradesine sahip çıktığını hatırlatarak, “Doğubayazıt her zaman tarih yazmıştır. Doğubayazıt en zor dönemlerinde partisine ve iradesine sahip çıkmıştır. Yine bu halk 24 Haziran tarihinde kendini iradesine sahip çıkacaktır. Sizi seçimlerde yenemeyen AKP hükümeti, sizin iradenize kayyum atadı. Atanan kayyumların yaptığı ilk iş; Ayşegül Zarakolu Tıp Merkezini kapatmak, İsmail Beşikçi Caddesi’nin adını değiştirmek oldu. Buraya atanan kayyum ilk işi, Ehmedê Xanî’nin büstünü yıkmak oldu. Buradan söz veriyoruz size; seçimlerde kayyumu buradan silip atacağız. Bu seçimlerde AKP’yi buradan silip süpüreceğiz. AKP’yi burada tabela partisi yapacağız. Ağrı’da dört sıfır yapacağız” dedi.
AKP’nin buradaki Kürtlerden oy istemeye yüzü olmadığını dile getiren Buldan, “Sizlerden oy istemeye gelecek AKP’lilere Selahattin Demirtaş’ı hatırlatın, gelecekleri zaman cezaevlerinde rehin tutulan belediye başkanlarını, milletvekillerini hatırlatın. Sizlerden oy istemeye gelenlere Ehmedê Xanî’nin yıkılan büstünü gösterin” diye seslendi.
24 Haziran’da cevap vereceğiz
4 Haziran seçimlerinin Türkiye açısından tarihi bir seçim olduğunu hatırlatan Buldan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Başta Kürtler olmak üzere Türkiye toplumu kaderini belirleyecek. Bugün Kürt halkını yok sayanlara, onların dilini kültürünü yok sayanlara 24 Haziran’da hep birlikte cevap vereceğiz. Cumhurbaşkanı adayımızı sizin talebiniz üzerine en kısa zamanda açıklayacağız. Bugünden itibaren kimse evinde durmasın. Herkes, ev ev, kapı kapı dolaşarak çalışmalı. Tek bir oyumuzu onlara bırakmamalıyız. Özellikle herkesin AKP’ye oy veren Kürtleri ikna etmesi gerekiyor. Seferberlik ruhuyla çalışmalarımıza başlamamız gerekiyor. Görüyorsunuz Meclis’te Kürt ili dememize izin verilmiyor. Doğubayazıt Kürt ilidir ve öyle kalacaktır. Buraların Kürt illeri olduğunu 24 Haziran’da bir kez daha hep birlikte ispat edeceğiz. Bugünden itibaren bu seferberlik ruhuyla herkesin sandığına, oyuna ve iradesine sahip çıkmasını bekliyoruz.”
Buluşmanın ardından heyet, kayyum tarafından yıkılan Ehmedê Xanî büstünün bulunduğu bölgeyi ziyaret etti.
Heyet, ilçedeki programının ardından Ağrı’ya doğru yola çıktı.
Kayyumsuz ilk seçimin galibi DBP
Belediye başkanı görevden alındıktan sonra İçişleri Bakanlığı tarafından yerine kayyum atanmayan tek belediye olan Çınar Belediyesi’nde yapılan seçimlerin galibi Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) adayı Beyaz Kaplan oldu. Kaplan, 14 oyla Çınar Belediyesi Başkanlığına seçildi.
ArtıGerçek’in haberine göre; “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmekten” 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezası alması sonrası İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınan Çınar Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Cengiz’in yerine Çınar Belediye Meclisi üyeleri yeni başkanlarını seçmek için sandık başına gitti. Seçimde, DBP’li Çınar Belediye Meclis Üyesi Beyaz Kaplan ve AKP Belediye Meclis Üyesi Nazim Özmen, Çınar Belediyesi Başkan adayı olarak 23 sandalyeli Çınar Belediye Meclis üyelerinin karşısına çıktı.
Çınar Belediye Meclis Toplantı Salonu’nda yapılan seçimde, 23 meclis üyesinden 14’ünün oyunu alan Beyaz kaplan, görevden alınan Çınar Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Cengiz’in yerine Çınar Belediye Başkanı seçildi.
AKP’li Belediye Başkanı Adayı Nazim Özmen ise 14’ü DBP’li, 8’i AKP’li, 1’i ise Hür Dava Partili (HÜDA PAR) meclis üyelerinin 8’inin oyunu alabildi.
HÜDA PAR’lı Hadi Gülaçar ise seçimde oy kullanmadı.
AMED
Her seçim okuluna bir avukat
BERİVAN ALTAN / MA/ANKARA
Olası seçim hilelerine karşı ‘Her Okula Bir Avukat’ kampanyası başlattıklarını belirten Ankara Barosu Başkanı Hakan Canduran, “Hedefimiz yaklaşık 50 bin avukatla seçim ve sandık güvenliğini sağlamak” dedi.
AKP-MHP ittifakı sonucu alınan baskın seçim kararının ardından seçim ve sandık güvenliğinin nasıl sağlanacağı tartışmaları başladı. Ankara Barosu da 24 Haziran seçimine dair güvenlik sorunuyla ilgili çalışmalarına hız verdi. Ankara Barosu Başkanı Hakan Canduran, 16 Nisan referandumundan kimi dersler aldıklarını ve 24 Haziran’da daha kapsamlı çalışma yapacaklarını söyledi.
Avrupa nüfusu kadar zarf ve pusula
Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) 16 Nisan referandumunda mühürsüz oyları kabul etmesi durumunu hatırlatan Canduran, YSK’nin o günden itibaren güvenirliğini kaybettiğini belirtti. Canduran, şunları söyledi: “Artık pusulanın neresine vurursanız vurun oyu geçerli hale getirmeye çalışıyorlar. İnanılmaz şekilde bir duyum alıyoruz. Avrupa nüfusuna yetecek kadar zarf ve pusula basmayı düşünüyorlar. Ben geçen gün bunu açıkladığımda YSK Başkanı beni sadece kınadı, yalanlayamadı. ‘Yalandır, böyle bir oy pusulası, zarf basacağız ya da basmayacağız’ diyemedi. Bunlar vatandaş üzerinde daha büyük kaoslar yaratmakta. İki aylık bir süreçte seçim hazırlığı nasıl yapılacak, partiler seçime nasıl girecek belli değil. YSK, oturup kendi başına karar alamıyor, hep hükümetten bir beklenti halinde gibi görünüyor. Sanki oradan gelecek bir takım yönlendirmelerle karar alacak havası hissediliyor.”
Hükümetin kontrolünde seçim
Sandıktan çıkan iradeye hiçbir zaman karşı çıkmadıklarını, ancak sandıkların doğru sayılması gerektiğinin altını çizen Canduran, bu seçimde de ileriye dönük çok şaibelerin olabileceğini söyledi. Canduran, “Sandıklarda artık devlet memurları oturtulacak. Bugün Türkiye’de devlet ve hükümet ayrımı da tamamen ortadan kalktığına göre, hükümetin kontrolünde bir seçim olacağı izlenimi yaratıyor” dedi.
Hilelere karşı kampanya
Olası seçim hilelerine karşı ‘Her Okula Bir Avukat’ kampanyası başlattıklarını dile getiren Canduran, şöyle devam etti: “Türkiye genelinde 50 bin okulda seçim sandığı kurulacağını varsayıyoruz. 109 bin avukat var Türkiye’de. Bütün avukatlar seçime iştirak ederse aşağı yukarı her okula iki avukat düşeceği durumu söz konusu. Tüm avukatları seçime getirmek bir idealdir. Ama en azından her okulda bir avukat bulunması projesini tüm Türkiye’de becerebilir, başarabilirsek bence seçim güvenliğinde çok önemli bir adım atacağız. Şu andan itibaren, Ankara Barosu Yönetim Kurulu’ndan aldığımız kararla ‘Sensiz Olmaz Platformu’ ile birlikte çalışma başlatıyoruz. Ankara’da bir çalışma yaparak, tüm barolara yazılı ve sözlü bilgi göndereceğiz. Ankara Barosu olarak böyle bir çalışma başlattık. Ortak kararlar alarak; seçim güvenliği konusunda avukatları eğiteceğiz ve sonrasında her okulda bir avukat olacak şekilde düzenleyeceğiz. Buna, öncelikle herkesin bulunacağı okulun tespitiyle başlamak zorundayız.”
Her okuldaki avukatların numaralarının sandık başında duran partililer, vatandaşlar ve müşahitlerde olacağını söyleyen Canduran, böylece sorunla karşılaşan okul sorumlularının avukatlarla iletişime geçebileceklerini söyledi. Canduran, avukatların bu yöntemle yasal olarak sorunun çözülmesi için müdahale edip doğru bilgiyle şaibeye engel olacaklarını kaydetti.
Türkiye çapında bir piramit
Canduran, “Amacımız, Türkiye çapında bir piramit oluşturarak bu piramit içinde yüz binlerce, belki de milyon düzeyine ulaşacak vatandaş ve meslektaşlarımızla seçim güvenliği için elimizden geleni yapmak” diyerek Ankara’da oluşturacakları kriz masasıyla da tüm Türkiye’ye hitap edeceklerini söyledi. Kriz masasıyla çok geniş bir ağ planladıklarını dile getiren Canduran, “Bu ağır kalırsa her baronun bünyesinde bir kriz masası oluşturup, Ankara Barosu’nu da temel kriz masası haline getirerek yönlendirmeyi yapmasını sağlayacağız. Kriz masasındaki meslektaşlarımız, okullardaki avukatlarla bağlantılı olacak. Avukatlar, o gün seçim bitene kadar yani yaklaşık 20 saatlik bir mesai yapacak” ifadelerini kullandı.
Canduran, kriz masası ve okuldaki avukatların oy kullanımından birleştirme tutanaklarının ilçe merkezlerine teslim edilip sisteme girilmesine kadar çalışacaklarını belirterek, “Kriz masası, oy kullanımı bittiği andan itibaren vatandaş ve meslektaşlarımızın sandık başından ayrılmaması yönünde çalışma yapacak. Devletin başaramadığını avukatlar başarmak zorunda. Bizler hukukçuyuz. Partiler yönünde değil, sandık ve seçimin güvenliğini sağlamakla mükellefiz” dedi.
HDP Eşbaşkanı Sezai Temelli, seçim çalışmalarını dün Mardin’de sürdürdü. Milletvekilleri Nimetullah Erdoğmuş, Ali Atalan, Erol Dora ile Kadın Meclisi ve PM üyelerinden oluşan bir heyetle Mardin’e gelen Temelli’yi halk konvoylarla karşıladı. Temelli, ardından Kızıltepe ilçesinde halkla buluştu.
“Türkiye çıkmaz bir yola girdi. Türkiye huzurunu, barışını kaybetmiştir. Şimdi umudu, barışı, demokrasiyi birlikte inşa edeceğiz. 24 Haziran büyük bir fırsattır” vurgusunda bulunan Temelli, şunları söyledi: “Ortak vatanımızda demokratik cumhuriyeti inşa etmek için 24 Nisan’da oyumuza, geleceğimize sahip çıkacağız. Bu savaş politikalarından, baskıdan, yoksulluktan hep birlikte, omuz omuza mücadele vererek kurtulacağız. Bundan şüpheniz olmasın. HDP gelir, umut gelir. Tüm baskılara rağmen, bakın HDP geldi. Herkes seçim çalışması yürütürken bizim konvoyumuz durduruluyor. Bizim eskortumuz TOMA, bizim eskortumuz zırhlı araçlar!”
İktidar bütün ülkeyi çürüttü
Kamu çalışanlarına seslenen Temelli, şöyle dedi: “Siz bu halka hizmet için varsınız, Saray’a hizmet için değil. İktidarlar değişir, hükümetler gider, ama aslolan bu ülkede halkların birlikte yaşaması ve onların bu hizmetten yararlanmasıdır. Bu ülkede var olan iktidar bütün ülkeyi çürütmüştür. Bu ülkenin uçurumdan aşağı sürüklenmesine dur dememiz lazım. Eğer uçurumdan aşağı bir şey gidecekse, bu iktidar gitsin. 24 Haziran bunun zamanıdır.”
Temelli, Mardin halkının sorunlarına da değinerek, “Koca Mardin halkı DEDAŞ’a tutsak olmuş. Elektrik kısıntıları işçiye, emekçiye zulüm. Bunu engellemenin yolu bu iktidardan kurtulmaktır” dedi. Hükümetin müteahhitlerin vergi borcunu sildiğini ama emeklinin, çiftçinin hakkı olan parayı elektrik şirketlerinin hesabına geçirdiğini söyleyen Temelli, “Bunların derdi kendi ampulleri yansın, damatları, evlatları, yandaş müteahhitleri zengin olsun, halkın huzuru refahı değil” diye ekledi.
En büyük işsizlik Kürdistan’da
En büyük işsizlik oranının Kürt illerinde olduğuna vurgu yapan Temelli, “Bunu dediğimizde Meclis’te diyorlar ki, Kürt illeri diyemezsiniz. Ne demek? Bu iller Kürt illeri. Kürt illerinin Kürt vekilleri bu ülkenin kadim halklarının sorunu için canla başla çalışacak ama nerede çalışacak AKP’de mi? Onlar AKP’de çalışacak olsa AKP’li Kürt milletvekilleri çıkar Meclis’te derdi ki, ‘ben de Kürt illerinin vekiliyim, sen böyle diyemezsin.’ Ama dediler mi, hayır” diye belirtti.
Kürt sorunu çözülmeden demokrasi sorununun çözülemeyeceğini kaydeden Temelli, “Bu ülkede bu sorunu hep birlikte çözeceğiz. Kürt vekillerle, Türk vekillerle, Süryani vekillerle, Arap vekillerle, emekçilerle, doktorlarla, öğretmenlerle çözeceğiz. Herkes bir araya gelecek” dedi.
Adayımız ve programımızla yol açacağız
Temelli, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Biz tüm kurum ve yönetimimizle bir çözüm anayasası, bir toplumsal sözleşme yapacağız. Bunu gerçekleştirecek olan da HDP’nin adayıdır. Bizim adayımız Türkiye’nin adayıdır. Bizim adayımız yeni yaşamın savunucusudur. Bizim adayımız bu ülkenin türkülerini söyleyendir, bu ülkenin önünü açandır. Böyle bir programla yol alacağız. Faşist bir anlayış değil, tek adam rejimi değil, halkı sömüren, doğayı talan eden değil, halkla birlikte çözüm üreten bir adayla seçimlere gireceğiz, ilk turda da ikinci turda da biz başaracağız.
Parlamento’ya 7 Haziran’dan çok daha güçlü bir şekilde gireceğiz. Biz yerelin sesini, siyasetini Parlamento’ya taşıyacağız. Tüm halklarımızın ortak sorunlarını birlikte çözüme ulaştıracağız. Kürt sorunu çözülmeden demokrasi gelmez. Bunu herkes hesaba katmalıdır. Bizi hesaba katmayanların gideceği yer olsa olsa Yenikapı’dır. Biz Mardin’deyiz, Şırnak’tayız, Urfa’dayız, her yerdeyiz. Bu ülkenin çözümü buralardan geçiyor.
Şifre 7/24’tür, 7 gün 24 saat çalışacağız. Kapı kapı ev ev dolaşacağız, herkese bu şifreyi anlatacağız. Biz yürüdükçe demokrasinin, barışın yolu açılır. Unutmayın, dönen dönsün yolundan, biz dönmeyiz.”
MARDİN
Oy isteyene Xanî’nin büstünü gösterin
Doğubayazıt ilçesinde halkla bir araya gelen HDP Eşbaşkanı Pervin Buldan, “AKP’nin Kürtlerden oy istemeye yüzü yok. Sizlerden oy istemeye gelenlere Ehmedê Xanî’nin yıkılan büstünü gösterin” dedi.
HDP, seçim etkinlikleri kapsamında Serhat illerine düzenlediği halk buluşmalarının ikincisini Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinde gerçekleştirdi. HDP Eşbaşkanı Pervin Buldan, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk, Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir, HDP PM üyelerinin bulunduğu heyet, parti binası önünde binlerce kişi tarafından karşılandı.
Buluşmada konuşan Eşbaşkan Buldan, Doğubayazıt’ın en zor dönemlerde iradesine sahip çıktığını hatırlatarak, “Doğubayazıt her zaman tarih yazmıştır. Doğubayazıt en zor dönemlerinde partisine ve iradesine sahip çıkmıştır. Yine bu halk 24 Haziran tarihinde kendini iradesine sahip çıkacaktır. Sizi seçimlerde yenemeyen AKP hükümeti, sizin iradenize kayyum atadı. Atanan kayyumların yaptığı ilk iş; Ayşegül Zarakolu Tıp Merkezini kapatmak, İsmail Beşikçi Caddesi’nin adını değiştirmek oldu. Buraya atanan kayyum ilk işi, Ehmedê Xanî’nin büstünü yıkmak oldu. Buradan söz veriyoruz size; seçimlerde kayyumu buradan silip atacağız. Bu seçimlerde AKP’yi buradan silip süpüreceğiz. AKP’yi burada tabela partisi yapacağız. Ağrı’da dört sıfır yapacağız” dedi.
AKP’nin buradaki Kürtlerden oy istemeye yüzü olmadığını dile getiren Buldan, “Sizlerden oy istemeye gelecek AKP’lilere Selahattin Demirtaş’ı hatırlatın, gelecekleri zaman cezaevlerinde rehin tutulan belediye başkanlarını, milletvekillerini hatırlatın. Sizlerden oy istemeye gelenlere Ehmedê Xanî’nin yıkılan büstünü gösterin” diye seslendi.
24 Haziran’da cevap vereceğiz
4 Haziran seçimlerinin Türkiye açısından tarihi bir seçim olduğunu hatırlatan Buldan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Başta Kürtler olmak üzere Türkiye toplumu kaderini belirleyecek. Bugün Kürt halkını yok sayanlara, onların dilini kültürünü yok sayanlara 24 Haziran’da hep birlikte cevap vereceğiz. Cumhurbaşkanı adayımızı sizin talebiniz üzerine en kısa zamanda açıklayacağız. Bugünden itibaren kimse evinde durmasın. Herkes, ev ev, kapı kapı dolaşarak çalışmalı. Tek bir oyumuzu onlara bırakmamalıyız. Özellikle herkesin AKP’ye oy veren Kürtleri ikna etmesi gerekiyor. Seferberlik ruhuyla çalışmalarımıza başlamamız gerekiyor. Görüyorsunuz Meclis’te Kürt ili dememize izin verilmiyor. Doğubayazıt Kürt ilidir ve öyle kalacaktır. Buraların Kürt illeri olduğunu 24 Haziran’da bir kez daha hep birlikte ispat edeceğiz. Bugünden itibaren bu seferberlik ruhuyla herkesin sandığına, oyuna ve iradesine sahip çıkmasını bekliyoruz.”
Buluşmanın ardından heyet, kayyum tarafından yıkılan Ehmedê Xanî büstünün bulunduğu bölgeyi ziyaret etti.
Heyet, ilçedeki programının ardından Ağrı’ya doğru yola çıktı.
Kayyumsuz ilk seçimin galibi DBP
Belediye başkanı görevden alındıktan sonra İçişleri Bakanlığı tarafından yerine kayyum atanmayan tek belediye olan Çınar Belediyesi’nde yapılan seçimlerin galibi Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) adayı Beyaz Kaplan oldu. Kaplan, 14 oyla Çınar Belediyesi Başkanlığına seçildi.
ArtıGerçek’in haberine göre; “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmekten” 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezası alması sonrası İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınan Çınar Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Cengiz’in yerine Çınar Belediye Meclisi üyeleri yeni başkanlarını seçmek için sandık başına gitti. Seçimde, DBP’li Çınar Belediye Meclis Üyesi Beyaz Kaplan ve AKP Belediye Meclis Üyesi Nazim Özmen, Çınar Belediyesi Başkan adayı olarak 23 sandalyeli Çınar Belediye Meclis üyelerinin karşısına çıktı.
Çınar Belediye Meclis Toplantı Salonu’nda yapılan seçimde, 23 meclis üyesinden 14’ünün oyunu alan Beyaz kaplan, görevden alınan Çınar Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Cengiz’in yerine Çınar Belediye Başkanı seçildi.
AKP’li Belediye Başkanı Adayı Nazim Özmen ise 14’ü DBP’li, 8’i AKP’li, 1’i ise Hür Dava Partili (HÜDA PAR) meclis üyelerinin 8’inin oyunu alabildi.
HÜDA PAR’lı Hadi Gülaçar ise seçimde oy kullanmadı.
AMED
Her seçim okuluna bir avukat
BERİVAN ALTAN / MA/ANKARA
Olası seçim hilelerine karşı ‘Her Okula Bir Avukat’ kampanyası başlattıklarını belirten Ankara Barosu Başkanı Hakan Canduran, “Hedefimiz yaklaşık 50 bin avukatla seçim ve sandık güvenliğini sağlamak” dedi.
AKP-MHP ittifakı sonucu alınan baskın seçim kararının ardından seçim ve sandık güvenliğinin nasıl sağlanacağı tartışmaları başladı. Ankara Barosu da 24 Haziran seçimine dair güvenlik sorunuyla ilgili çalışmalarına hız verdi. Ankara Barosu Başkanı Hakan Canduran, 16 Nisan referandumundan kimi dersler aldıklarını ve 24 Haziran’da daha kapsamlı çalışma yapacaklarını söyledi.
Avrupa nüfusu kadar zarf ve pusula
Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) 16 Nisan referandumunda mühürsüz oyları kabul etmesi durumunu hatırlatan Canduran, YSK’nin o günden itibaren güvenirliğini kaybettiğini belirtti. Canduran, şunları söyledi: “Artık pusulanın neresine vurursanız vurun oyu geçerli hale getirmeye çalışıyorlar. İnanılmaz şekilde bir duyum alıyoruz. Avrupa nüfusuna yetecek kadar zarf ve pusula basmayı düşünüyorlar. Ben geçen gün bunu açıkladığımda YSK Başkanı beni sadece kınadı, yalanlayamadı. ‘Yalandır, böyle bir oy pusulası, zarf basacağız ya da basmayacağız’ diyemedi. Bunlar vatandaş üzerinde daha büyük kaoslar yaratmakta. İki aylık bir süreçte seçim hazırlığı nasıl yapılacak, partiler seçime nasıl girecek belli değil. YSK, oturup kendi başına karar alamıyor, hep hükümetten bir beklenti halinde gibi görünüyor. Sanki oradan gelecek bir takım yönlendirmelerle karar alacak havası hissediliyor.”
Hükümetin kontrolünde seçim
Sandıktan çıkan iradeye hiçbir zaman karşı çıkmadıklarını, ancak sandıkların doğru sayılması gerektiğinin altını çizen Canduran, bu seçimde de ileriye dönük çok şaibelerin olabileceğini söyledi. Canduran, “Sandıklarda artık devlet memurları oturtulacak. Bugün Türkiye’de devlet ve hükümet ayrımı da tamamen ortadan kalktığına göre, hükümetin kontrolünde bir seçim olacağı izlenimi yaratıyor” dedi.
Hilelere karşı kampanya
Olası seçim hilelerine karşı ‘Her Okula Bir Avukat’ kampanyası başlattıklarını dile getiren Canduran, şöyle devam etti: “Türkiye genelinde 50 bin okulda seçim sandığı kurulacağını varsayıyoruz. 109 bin avukat var Türkiye’de. Bütün avukatlar seçime iştirak ederse aşağı yukarı her okula iki avukat düşeceği durumu söz konusu. Tüm avukatları seçime getirmek bir idealdir. Ama en azından her okulda bir avukat bulunması projesini tüm Türkiye’de becerebilir, başarabilirsek bence seçim güvenliğinde çok önemli bir adım atacağız. Şu andan itibaren, Ankara Barosu Yönetim Kurulu’ndan aldığımız kararla ‘Sensiz Olmaz Platformu’ ile birlikte çalışma başlatıyoruz. Ankara’da bir çalışma yaparak, tüm barolara yazılı ve sözlü bilgi göndereceğiz. Ankara Barosu olarak böyle bir çalışma başlattık. Ortak kararlar alarak; seçim güvenliği konusunda avukatları eğiteceğiz ve sonrasında her okulda bir avukat olacak şekilde düzenleyeceğiz. Buna, öncelikle herkesin bulunacağı okulun tespitiyle başlamak zorundayız.”
Her okuldaki avukatların numaralarının sandık başında duran partililer, vatandaşlar ve müşahitlerde olacağını söyleyen Canduran, böylece sorunla karşılaşan okul sorumlularının avukatlarla iletişime geçebileceklerini söyledi. Canduran, avukatların bu yöntemle yasal olarak sorunun çözülmesi için müdahale edip doğru bilgiyle şaibeye engel olacaklarını kaydetti.
Türkiye çapında bir piramit
Canduran, “Amacımız, Türkiye çapında bir piramit oluşturarak bu piramit içinde yüz binlerce, belki de milyon düzeyine ulaşacak vatandaş ve meslektaşlarımızla seçim güvenliği için elimizden geleni yapmak” diyerek Ankara’da oluşturacakları kriz masasıyla da tüm Türkiye’ye hitap edeceklerini söyledi. Kriz masasıyla çok geniş bir ağ planladıklarını dile getiren Canduran, “Bu ağır kalırsa her baronun bünyesinde bir kriz masası oluşturup, Ankara Barosu’nu da temel kriz masası haline getirerek yönlendirmeyi yapmasını sağlayacağız. Kriz masasındaki meslektaşlarımız, okullardaki avukatlarla bağlantılı olacak. Avukatlar, o gün seçim bitene kadar yani yaklaşık 20 saatlik bir mesai yapacak” ifadelerini kullandı.
Canduran, kriz masası ve okuldaki avukatların oy kullanımından birleştirme tutanaklarının ilçe merkezlerine teslim edilip sisteme girilmesine kadar çalışacaklarını belirterek, “Kriz masası, oy kullanımı bittiği andan itibaren vatandaş ve meslektaşlarımızın sandık başından ayrılmaması yönünde çalışma yapacak. Devletin başaramadığını avukatlar başarmak zorunda. Bizler hukukçuyuz. Partiler yönünde değil, sandık ve seçimin güvenliğini sağlamakla mükellefiz” dedi.
YENİ ÖZGÜR POLİTİKA
HABER |
KÜLTÜR-SANAT |
KADIN |
TOPLUM-YAŞAM |
DİZİ |
FORUM |
DÜNYA |
KURDÎ |
KIRMANCKÎ |
YAZARLAR |
POLİTİKART |
İLETİŞİM |
KUNYE |
REKLAM
Telefon:+ 49 6102 367690 Fax: + 49 6102 367696 Bilgi:info@yeniozgurpolitika.org Haber:haber@yeniozgurpolitika.org
© 2016 Yeni Özgür Politika. All rights reserved.
Telefon:+ 49 6102 367690 Fax: + 49 6102 367696 Bilgi:info@yeniozgurpolitika.org Haber:haber@yeniozgurpolitika.org
© 2016 Yeni Özgür Politika. All rights reserved.
Yorumlar
Yorum Gönder