“Kardeşlik Yürüyüşü” adıyla Ankara’dan Amed’e yürüyen Bağımsız
Cumhurbaşkanı adayı Tuna Bekleviç, “Millet Tayyip’den de bağırıp
çağırmasından da, hamasetinden de baydı. Sandık geldiği gibi sessiz
sedasız onu sandığa gömecek” dedi.
YENİ ÖZGÜR POLİTİKA
28 Nisan 2018 Cumartesi | Haber
“Kardeşlik Yürüyüşü” adıyla Ankara’dan
Amed’e yürüyen Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Tuna Bekleviç, “Millet
Tayyip’den de bağırıp çağırmasından da, hamasetinden de baydı. Sandık
geldiği gibi sessiz sedasız onu sandığa gömecek” dedi.
Hayır Partisi kurucusu ve Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Tuna Bekleviç, 16 Nisan 2017 referandumunun birinci yıl dönümünde Ankara’dan Amed’e başlattığı yürüyüşüne devam ediyor. “Kardeşlik Yürüyüşü” adını verdiği yürüyüşün 13. gününe gelen Bekleviç, Maraş’a ulaştı. Yürüyüşünü 19 Mayıs’ta Amed’de sonlandırmayı planlayan Bekleviç, yürüyüş ve baskın seçime ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Kardeşlik için yola çıktım
Çocuklarına “korku içerisinde felaketi bekledim” dememek ve onlara bu mirası bırakmamak için böyle bir yürüyüş başlattığını ifade eden Bekleviç, “Kardeşlik için Ankara’dan Diyarbakır’a kadar yürüdüm diyeceğim. Ülkede her geçen gün Türkler ile Kürtler arasında gerilim artıyor. Siyaset bu gerilimi düşürmek yerine daha da yükseltiyor. Birbirimizden uzaklaşıyoruz. Durun kardeşiz diye haykırıyoruz. Fakat sesimizi duyuramıyoruz. Barışın çığlığı, savaşın hoyratlığına mahkum oluyor. Türkler ile Kürtler arasında yükselen gerilimi düşürebilmek, eşitlik temelli kardeşlik talebinin ülke genelinde canlı tutulmasını sağlamak ve barış gönüllülerine ilham verebilmek için bu yola çıktık” dedi.
Farkındalık için Sur’da
“Türkler ile Kürtler arasında yükseltilen gerilimi düşündüğümüzde seyahatimizin Diyarbakır Sur’da bitmesi farkındalık yaratmak konusunda daha etkili olacağını düşündük” diyen Bekleviç, yürümekle kalmadığını belirterek, şunları ifade etti: “Yolda karşılaştığımız vatandaşlar ile sohbet ediyoruz. Köy sohbetleri düzenliyoruz. Rotamızda geçtiğimiz şehirlerde ev ziyaretleri gerçekleştiriyoruz. Açıkçası vatandaşlarımıza dokunabildiğimiz her fırsatı değerlendirmeye gayret ediyoruz.”
Sonunu hesaplamadan ilk adımı attığını kaydeden Bekleviç, “İlk adımda Sur’un eski halini hayal ettim. Şırnak’ta dumanlar gözlerimi yaşarttı. Yüksekova’da evlerinden sürülen insanların gözyaşları içimi yaktı. Sonra ayağa kalktım ve yürümeye başladım. Ben Sur’a yürüyorum. Sur’a ulaşınca ne yapacağımıza Sur’daki insanlarla birlikte karar verebilmeyi hayal ediyorum. İnşallah Sur’a ulaşabilirim. İnşallah bu hayalimizi gerçeğe çevirebiliriz” şeklinde konuştu.
Ülke yönetilemez halde
AKP-MHP ittifakının açıkladığı baskın seçim kararına da değinen Bekleviç, bitik bir siyasi enkaz olan Erdoğan’ın uzun süredir ortada top çevirdiğini söyledi. Bekleviç, şöyle konuştu: “OHAL uygulamalarının yarattığı nefret söylemi, KHK mağduriyetleri, korku ikliminin güçlenmesi, Efrîn operasyonu ile şişmeye devam eden cari açık, yükselen işsizlik rakamları, iktidarın kendi taraftarlarını bile rahatsız eden yolsuzlukların bir bir ortaya çıkması, derinleşen yoksulluk, dengesiz bir göç politikası ile ülke zaten uzun süredir yönetilemez hale gelmişti. Bence seçim geç bile oldu. Kurtuluş bu Haziran ayında gerçekleşecek. Fakat muhalifler olarak asıl meselemiz o zaman başlayacak. Samimiyetimiz o zaman sınanacak. Enkaz kaldırma zor olacak. Eğer her kesimin temsil edildiği güçlendirilmiş bir parlamenter sistem enkazı kaldıracaksa Türkiye kazanır. Yok çatışmacı ve ayrıştırıcı dili merkezine alan bir siyaset iktidar olursa o zaman maalesef yeni Tayyipler doğar.”
İlk turda herkes kendi rengiyle
Aday adayı olduğu Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yürüteceği çalışmalara da değinen Bekleviç, ilk turda olabildiğince farklı renklerin ve seslerin yarışması gerektiğine inandığını söyledi. Bekleviç, “İlk turda tek adam rejiminin karşısında en yüksek oy alan aday kimse tüm muhaliflerin o aday etrafından kenetlenmesi için mücadele edilmesinin isabetli olacağını savunuyorduk. Hala bu noktadayız. Muhalefetin de bu noktaya gelmesinden oldukça memnunuz” dedi.
Cumhur İttifakı ucubedir
Bekleviç, “Faşizmi merkeze alan son kullanma tarihi geçmiş kuru sıkı liderlerin Cumhur ittifakı ismini verdikleri ucubenin başarı şansı bulunmuyor. Tarihi bir oy ile sandığa gömüleceğinden eminim. Türkiye’de siyaset çıtası geriye düşmez. Hep yükselir. Millet Tayyip’ten de, bağırıp çağırmasından da, hamasetinden de goygoyundan da baydı. Sandık geldiği gibi sessiz sedasız onu sandığa gömecek” diye konuştu.
MA/MARAŞ
Hayır Partisi kurucusu ve Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Tuna Bekleviç, 16 Nisan 2017 referandumunun birinci yıl dönümünde Ankara’dan Amed’e başlattığı yürüyüşüne devam ediyor. “Kardeşlik Yürüyüşü” adını verdiği yürüyüşün 13. gününe gelen Bekleviç, Maraş’a ulaştı. Yürüyüşünü 19 Mayıs’ta Amed’de sonlandırmayı planlayan Bekleviç, yürüyüş ve baskın seçime ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Kardeşlik için yola çıktım
Çocuklarına “korku içerisinde felaketi bekledim” dememek ve onlara bu mirası bırakmamak için böyle bir yürüyüş başlattığını ifade eden Bekleviç, “Kardeşlik için Ankara’dan Diyarbakır’a kadar yürüdüm diyeceğim. Ülkede her geçen gün Türkler ile Kürtler arasında gerilim artıyor. Siyaset bu gerilimi düşürmek yerine daha da yükseltiyor. Birbirimizden uzaklaşıyoruz. Durun kardeşiz diye haykırıyoruz. Fakat sesimizi duyuramıyoruz. Barışın çığlığı, savaşın hoyratlığına mahkum oluyor. Türkler ile Kürtler arasında yükselen gerilimi düşürebilmek, eşitlik temelli kardeşlik talebinin ülke genelinde canlı tutulmasını sağlamak ve barış gönüllülerine ilham verebilmek için bu yola çıktık” dedi.
Farkındalık için Sur’da
“Türkler ile Kürtler arasında yükseltilen gerilimi düşündüğümüzde seyahatimizin Diyarbakır Sur’da bitmesi farkındalık yaratmak konusunda daha etkili olacağını düşündük” diyen Bekleviç, yürümekle kalmadığını belirterek, şunları ifade etti: “Yolda karşılaştığımız vatandaşlar ile sohbet ediyoruz. Köy sohbetleri düzenliyoruz. Rotamızda geçtiğimiz şehirlerde ev ziyaretleri gerçekleştiriyoruz. Açıkçası vatandaşlarımıza dokunabildiğimiz her fırsatı değerlendirmeye gayret ediyoruz.”
Sonunu hesaplamadan ilk adımı attığını kaydeden Bekleviç, “İlk adımda Sur’un eski halini hayal ettim. Şırnak’ta dumanlar gözlerimi yaşarttı. Yüksekova’da evlerinden sürülen insanların gözyaşları içimi yaktı. Sonra ayağa kalktım ve yürümeye başladım. Ben Sur’a yürüyorum. Sur’a ulaşınca ne yapacağımıza Sur’daki insanlarla birlikte karar verebilmeyi hayal ediyorum. İnşallah Sur’a ulaşabilirim. İnşallah bu hayalimizi gerçeğe çevirebiliriz” şeklinde konuştu.
Ülke yönetilemez halde
AKP-MHP ittifakının açıkladığı baskın seçim kararına da değinen Bekleviç, bitik bir siyasi enkaz olan Erdoğan’ın uzun süredir ortada top çevirdiğini söyledi. Bekleviç, şöyle konuştu: “OHAL uygulamalarının yarattığı nefret söylemi, KHK mağduriyetleri, korku ikliminin güçlenmesi, Efrîn operasyonu ile şişmeye devam eden cari açık, yükselen işsizlik rakamları, iktidarın kendi taraftarlarını bile rahatsız eden yolsuzlukların bir bir ortaya çıkması, derinleşen yoksulluk, dengesiz bir göç politikası ile ülke zaten uzun süredir yönetilemez hale gelmişti. Bence seçim geç bile oldu. Kurtuluş bu Haziran ayında gerçekleşecek. Fakat muhalifler olarak asıl meselemiz o zaman başlayacak. Samimiyetimiz o zaman sınanacak. Enkaz kaldırma zor olacak. Eğer her kesimin temsil edildiği güçlendirilmiş bir parlamenter sistem enkazı kaldıracaksa Türkiye kazanır. Yok çatışmacı ve ayrıştırıcı dili merkezine alan bir siyaset iktidar olursa o zaman maalesef yeni Tayyipler doğar.”
İlk turda herkes kendi rengiyle
Aday adayı olduğu Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yürüteceği çalışmalara da değinen Bekleviç, ilk turda olabildiğince farklı renklerin ve seslerin yarışması gerektiğine inandığını söyledi. Bekleviç, “İlk turda tek adam rejiminin karşısında en yüksek oy alan aday kimse tüm muhaliflerin o aday etrafından kenetlenmesi için mücadele edilmesinin isabetli olacağını savunuyorduk. Hala bu noktadayız. Muhalefetin de bu noktaya gelmesinden oldukça memnunuz” dedi.
Cumhur İttifakı ucubedir
Bekleviç, “Faşizmi merkeze alan son kullanma tarihi geçmiş kuru sıkı liderlerin Cumhur ittifakı ismini verdikleri ucubenin başarı şansı bulunmuyor. Tarihi bir oy ile sandığa gömüleceğinden eminim. Türkiye’de siyaset çıtası geriye düşmez. Hep yükselir. Millet Tayyip’ten de, bağırıp çağırmasından da, hamasetinden de goygoyundan da baydı. Sandık geldiği gibi sessiz sedasız onu sandığa gömecek” diye konuştu.
MA/MARAŞ
YENİ ÖZGÜR POLİTİKA
HABER |
KÜLTÜR-SANAT |
KADIN |
TOPLUM-YAŞAM |
DİZİ |
FORUM |
DÜNYA |
KURDÎ |
KIRMANCKÎ |
YAZARLAR |
POLİTİKART |
İLETİŞİM |
KUNYE |
REKLAM
Telefon:+ 49 6102 367690 Fax: + 49 6102 367696 Bilgi:info@yeniozgurpolitika.org Haber:haber@yeniozgurpolitika.org
© 2016 Yeni Özgür Politika. All rights reserved.
Telefon:+ 49 6102 367690 Fax: + 49 6102 367696 Bilgi:info@yeniozgurpolitika.org Haber:haber@yeniozgurpolitika.org
© 2016 Yeni Özgür Politika. All rights reserved.
Yorumlar
Yorum Gönder